21 Ağustos 2013 Çarşamba

Copy Paste...

İstanbul’da Bağdat Cadde’sinde veya Nişantaşı’nda dolaşırken, herkes sanki aynı kuaförden çıkmış gibi, aynı yerden giyiniyorlar gibi… Hepsi birbirinin modeli… Anlayamıyorum! Aklıma, ”Copy Cat” diye İngilizce bir tabir/deyim geldi. Evinizde veya bahçenizde birden fazla kedi var ise, belki de fark etmişsinizdir. Bir kedi diğer kedilerden daha farklı bir davranış sergiler ise, diğer kedilerinden o kediyi hemen taklit ederler, kopyalarlar… Hiç fark ettiniz mi? 

Sevgili arkadaşımın yaşadığı ve benimde ancak kendi gözümle gördüğüm de inanabildiğim bir olayı sizlerle de paylaşmak isterim. Onların evine gelen yeni kedi, evin 4. kedisidir ve erkektir. Bir sabah arkadaşım banyodan gelen bir su sesi duyar ve Allah Allah musluğu açık mı bıraktık acaba diye banyoya girer ve klozetin üzerinde erkek kedinin işemekte olduğu görür, gözlerine inanamaz. Kedi hiç istifini bozmadan ayağının birini titretir ve aşağıya iner. Arkadaşım günlerce şoktaydı. Meğerse erkek kedi, evin erkeğini taklit etmiş.. ”Copycat” kelimesinin İngilizce karşılığı, aynısını yapmak veya başkalarını hastalık düzeyinde taklit eden kişi, olarak geçmektedir. 


Başkalarının giyinme tarzını, konuşma tarzını ne zamandan beri kendi üzerimize kopyalayıp ekleme/yapıştırma yaptığımızı tam olarak hatırlar mısınız? Bence bu durum tek bir şeyi gösteriyor, “Artık kendimiz olamıyoruz!” Oz’umuzu unutmuş durumdayız… 

Kendiniz Olun! 
Siz Olun! 
Kendiniz olma Potansiyelinizi Hatırlayın! 
İstediğiniz gibi Olun! 

Osho Hayvanlar Okulu yazısında şöyle anlatır, Dünya’daki hiç bir canlı, hayvan olsun veya bitki olsun, kendisini bir başkasına beğendirmek için koku sürmez, süslenmez, maske takmaz her zaman olduğu gibidir. 

Bizler ise Doğa’daki canlıları çok severiz. Aslında Doğa’yı seven doğal olan kişidir. Kendisidir. 

Kendinizi doğal olan şeylerle oyalayın ! 

Yağmuru dinleyin, gözlerinizi kapatın ve yağmur’un sesine kulak verin. Güzel bir eser dinlercesine.. 

Yağmuru seyredin, hiç bir şey düşünmeden. Düşünceleriniz yağmurla birlikte aksın ve gitsin. 

Karı seyredin, Meleklerin kar tanelerini yeryüzüne indirdiğini düşünün. 

İlkbahar’da kuşların cıvıltılarını dinleyin ve anlamaya çalışın ne diyorlar.. 

Yemek yaparken sebzelerin doğada nasıl yetiştiğini ve güneşin toprağın onları büyütmek için nasıl çalıştığını düşünün. 

Bunları yaparken bakalım kendinizi nasıl hissedeceksiniz… 

Mutlu… Huzurlu.. Doğa bizi her zaman mutluluk hissi ve huzur verir. 

Sizde mutlu ve huzurlu olmak istiyorsanız, kendiniz olun!

Dünya bizim Evimiz...

Dünya Bizim Evimiz…. Her gün Dünya Ana için bir iyilik yapalım.

Her gün Dünya Ana için BİR iyilik yapın. Farkındalığınızı yüksek tutun. Hayvanların davranışlarını anlamaya çalışın, rüzgar yönüne dikkat edin, yağmurun yağıp yağmayacağını anlamaya çalışın, doğa ile bütünleşin.

Dün Kirael'in yazısını okudum. Daha önce fark etmediğim ve düşünmediğim şeylere dikkatimi çekti, bunları sizlerle de paylaşacağım. Her gün "Dünya Ana" için Meditasyon yapmalıyız.

Dünya'da olan depremler,afetler,vs.. Dünya'nın üzerindeki veya özellikle o bölgedeki olumsuz enerjileri dışarıya atmak için kendini sallıyor. Kendinizi düşünün üzerinizdeki olumsuz enerjiyi atmak için ne yapıyorsunuz? Dünya zaman içerisinde kendi enerjisini temizleyebiliyor ancak temizleyemediği zaman sallamak zorunda kalıyor. Ancak gezegenimizin kaldırabileceği nüfus dört milyar insan iken, şu anda üzerinde 7.5 milyar insan yaşamaktadır. Kapasitesini zorlar durumda..

Bizler bu sahneyi, gerçekleri değiştirebilecek güce sahibiz, tek yapmamız gereken her gün Dünya Ana'ya Sevgi Enerjisi göndermek. Uzun zamandır gelen Kanallık Bilgilerinde etrafınızda olan bitenlerin hepsinin birer illüzyon olduğu ve bizlerin bunlardan etkilenmemesi gerektiğinden bahsediliyordu. Olup bitenlerden etkilenmemeliyiz. Her şeyin bir gidişatı var. Sahneyi değiştirmek bizim elimizde...

Sahneyi değiştirmek için her gün yapmamız gereken çalışmalar:

- Dünya Ana Meditasyonu; Meditatif halde, Dünya gezegenini uzaydan görüntüsünü imgeleyin, Evimiz olan bu gezegene öncelikle kalben teşekkür edin ve sevgi enerjisi gönderin. (Bu çalışmayı yaparken saf sevgi enerjisinde kalın) Çocukluğunuzdaki o güzel bahçeleri, manzaraları düşünün ve kendi içinizden onunla konuşun : ) hiçbir gezegenle konuşmadığınız mı bu güne kadar..

- Her gün Dünya Ana için BİR iyilik yapın. Farkındalığınızı yüksek tutun. Hayvanların davranışlarını anlamaya çalışın, rüzgar yönüne dikkat edin, yağmurun yağı yağmayacağını anlamaya çalışın. Örnek olarak, akşam yatarken veya tatile çıktığınızda tüm elektronik cihazların fişlerini elektrikten çekin, stand by'da kalmasın. Bir limon veya portakal çekirdeği ekin. Alışverişe giderken yanınıza evden kullanılmış bir poşet veya alışveriş çantası alın. Sokağınızdaki hayvanları besleyin veya onları veterinere götürüp, aşı yaptırın gibi gibi...

- Her gün Doğal olan bir şeye teşekkür edin. Örnek olarak, yapraklarını açan ağaca, meyve veren ağaca veya bitkiye, yeni açmış bir çiçeğe veya gördüğünüz herhangi bir hayvana orada olduğu için teşekkür edin.

Unutmayın bizlerin sayısı her gün gittikçe artıyor ve artmaya devam edecek. Karanlık bir oda'da küçük de olsa bir pencere açmamız yeterlidir. Yapacağımız çalışmalar, enerji olarak damla damla başlayıp büyüyecektir...

Her zaman sonsuz Sevgiyle kalın,


Sevgiyle yürümeyi seçiyorum.



Tanrım, 

Sevgiyle yürümeyi seçiyorum.




Diğer Şifacılarla birlikte yürümeyi seçiyorum.

Kendimi Affetmem için bana Yardım et..

Acılarımı Sevgiye dönüştürmem için bana Yardım et..

Kendimi Anlamam ve İyileştirmem için bana Yardım et..

Ancak o zaman İnsanlığı Anlayabilirim ve Başkalarına Yardım edebilirim.

Sevgiyle kalın,